24 Aralık 2013 Salı

Biz L-Manyak Çocuğuyduk

Yalnızlığımla baş başa kalmaktan zevk almamı sağlayan en büyük etkenlerden biri sanırım yalnız kaldığımda sıkılmayarak yapacağım zilyon tane hobimin olması. Bunlardan biri karikatür ile olan münasebetim ve bana karikatür dünyasını sevdiren de L-Manyak olmuştur. Tabii 2000'lerin başından bahsediyorum, ülkenin en "baba" karikatüristlerinin aylık bir dergide toplandığı vakitler. 


Ben de yeni yılınızı tatlı, muzur bir Bahadır Barüter kapak karikatürü ile kutlamak istedim.

"Seneye görüşürüz" esprisi yapma niyetinde olanlar üzerlerine alınmakta serbestler.

Mutlu Yıllar.


Arz ederim!


20 Aralık 2013 Cuma

Benim Hiç Hindili Yılbaşım Olmadı Ağbi!

Malum yılbaşı yaklaşıyor, gıda firmaları da hindi satma yarışında. Ben hiçbir yeni yılı sofrada hindi yiyerek geçirmedim dostlar; bizim ailemiz televizyon karşısında çerezli, kolalı ve tombalalı aktivitelerden öteye geçmedi hiçbir zaman. Hindilerin içlerinin doldurulup fırına verilmesi olayı bana değişik bir konsept olarak geliyor bu yüzden. 

Bugün de özellike brunchlarına bayıldığım Fırıncı Orhan'ın, Hürriyet gazetesinden çıkan fo/gurme broşürüne büyük bir ilgiyle göz atıyordum ve derken yine doldurulmuş bir hindi ile karşı karşıya geldim. Önce kızarmış hindinin cazibesiyle göz göze geldik, birkaç saniye sonra fiyata odaklandım. Fiyat cidden ilginçti benim gibi hiç hindi deneyimi olmayan birisi için, 179.-TL. "Yani üzerine biraz para koysam seneye kurbanda kesecek bir küçükbaş falan alabilirim." diye geçirdim içimden tüm pintiliğimle.

Büyütmek için bir tık yeter

Tüm bu para mevzusunu atlattıktan sonra ise gözüm bambaşka bir şeye ilişti, profesyonel bir fotoğrafta olmaması gereken bir şeye. Onu da altta paylaşıyorum: